ABD'de Biyolojik Bir Felaket: Frankestein Operasyonu

  Frankestein operasyonu olarak tıp dünyasının büyük tepki gösterdiği “kafa nakli” operasyonu olarak geçiyor. ABD'nin Arizona eyaletind...

Frankestein Operasyonu
  Frankestein operasyonu olarak tıp dünyasının büyük tepki gösterdiği “kafa nakli” operasyonu olarak geçiyor. ABD'nin Arizona eyaletinde bir biyolojik kaynaklar merkezinde araştırma yapan FBI ajanları korkunç bir manzara ile karşılaşmışlar.
FBI çalışanları, kadın kafası dikilmiş bir erkek cesedine ve yığınlar halindeki çeşitli uzuvlara rastladıklarını açıkladılar.
FBI'a gelen "farklı vücut parçalarının birleştirilmesi" ihbarı üzerine 2014 yılında bir araştırma yapmış. O araştırmanın delilleri ise mahkemede araştırıldığı için basına daha yeni yansımış. ABD’nin Arizona eyaletinde biyolojik kaynaklar merkezinde arama yapan FBI ajanlarının kadın kafası dikilmiş bir erkek cesedine ve yığın halinde çeşitli uzuvlara rastladıkları öğrenilmiş.

  FBI, 8 ailenin şikayeti üzerine Phoenix şehrinde bulunan kadavra bağış ve doku bankası Biological Resource Center'e (Biyolojik Kaynak Merkezi) 'ne düzenlediği operasyonda elektrikli ve şerit testereler ile kadavralardan ayrılmış organlar bulmuş. Kadavraların üstünde kimliklerine dair herhangi bir etiket bulunmamaktaymış.

  FBI ajanlarından biri “erkek cinsel organlarıyla dolu bir dondurucu”, “bir kova dolusu baş, kol ve bacak” bulduğunu belirterek “enfeksiyon kapmış başlar” gördüğünü de eklemiş. Ayrıca minyon bir kadın başının dikildiği “Frankenstein benzeri” büyük bir erkek kadavrasının duvarda asılı halde durduğu da belirtilmiş ve dosyada bundan “hastalıklı bir şaka” diye bahsedilmiş.

  33 davacıdan biri olan Troy Harp 2012 ve 2013’te annesi ve büyükannesinin kadavralarını, bilimsel amaçlı kullanılacağını düşünerek bu merkeze bağışlamış ve bu olaylar sonunda Troy Harp “Bu bir korku hikayesi. Bu gerçekten inanılmaz! Bu hikaye inanılmaz Kanser, lösemi ve numune hücre kullanılan herhangi bir (hastalığın) tedavisi için... Bana söylenen buydu” diye konuşan Harp, ajanların buldukları için de “(Bunu yapanların) akıllarındaki neydi…Bu kesinlikle iğrenç” şeklinde konuşmuş.

  Dava dosyasına göre merkez bu eylemlere günümüzden tam 12 sene önce, 2007 de başlamış. Merkezin sahibi Stephen Gore , Ekim 2018’te bir işletmeyi yasa dışı yönettiğine dair suçunu kabul etmiş ve bir yıl ertelenmiş hapis cezası ile 4 yıl şartlı tahliye cezası almış.




  Ailelerin, yaşamını yitiren yakınlarının bedenlerini ve organlarını ücretsiz olarak teslim alan Biyolojik Kaynak Merkezi, bağış yapılan bedenleri bilimsel amaçlarla kullanmayı amaçlayan bir kurum olarak görev yapma niyeti ile kurulmuş. Ancak yapılan operasyon sonucu, 2007 yılından bu tarafa bu olayın hiç de böyle olmadığını, insanların iyi niyet ile bağışladığı kadavraları olabilecek en kötü şekillerde kullandıklarını gözler önüne sermiş. Ayrıca, Yapılan soruşturma kapsamında kurumun amacının aksine bedenlerin ve organların para karşılığında satıldığı da tespit edilmiş.
Diğer 2130813896756592796

Yorum Gönder Yorum Yap

emo-but-icon

Ana Sayfa item